Uzaktan Eğitim ile Aramız Nasıl?

    Uzaktan eğitim bilgi teknolojileri ve eğitimin etkileşiminin sonucu 1930’larda Türkiye‘ye girdi. Ancak 2020 yılında yaşanılan COVİD-19 salgını ile her şey uzaktan eğitim haline geldi. Peki Türkiye’nin her bölgesinde uzaktan eğitim hakkıyla gerçekleştirilebildi mi?

Erzurum’un dağ köylerinden birindeki ortaokulda çalışan bir matematik öğretmeni olarak bu sorunun cevabını kendi çerçevemden yanıtlayayım. Uzaktan eğitimde öğrenmenin kalitesi tamamen bilgi teknolojilerine erişim kalitesine bağlıdır. Teknolojik alt yapının olmadığı bir alanda uzaktan eğitimden bahsetmek pek mümkün görünmüyor. Öğrencilerimin internet ağlarına ulaşabilecekleri bir alt yapı ve evlerinde teknolojik araçları (bilgisayar, akıllı telefon, tablet,… vb.) olmadığından onlara pandemi sürecinde matematik anlatabilmek tam bir hayal oldu. Evet uzaktan eğitim ‘’Her yerde, her koşulda ve herkese eğitim!’’  sloganıyla pandemi sürecinde bizlere ilaç oldu. Ancak dağ köyünde çok etkin olamadı. Matematik dersini anlamakta zorlanan öğrencilerimin televizyondan dersleri takip etmeleri de bir hayli zorlaştı. Uzaktan eğitim sürecinde matematik öğretim tekniklerini ne kadar çeşitlendirdiğimizi tahmin bile edemezsiniz.

Uzaktan Eğitimdeki Olumsuzluklara Yönelik Neler Yapılabilir?

Peki bu imkansızlıkları kabullenip kenara mı çekildik? Elbette ki hayır. Okulda destek noktası kuruldu ve o matematik dersini ben yine de anlattım. Ancak ani gelişen bu süreçte fırsat-imkan eşitsizliği yeniden yüzünü gösterdi. Teknolojinin önemi çok daha iyi anlaşıldı. Teknolojiyi ilerletmek için eğitim, eğitim içinse fırsat ve imkan eşitliği gerekli olmaya başladı. Bunun sağlanamadığı bölgelerde eğitim aksadı ve merkezde yer alan okullar ile köy okulları gibi imkanları az okullar arasında eğitimde farklılık ortaya çıkmaya başladı. Uzaktan eğitimin daha etkin ve iyi nitelikte uygulanabilmesi için bu eşitsizliğin ortadan kalması gerekmektedir. Çünkü tek öğretmenle eğitim yapan veya Türkiye’nin ücra köşelerinde yer alan birçok okulumuz var.

Uzaktan eğitim nelerin önemini göstermedi ki bizlere. Okul önemliydi. Sadece eğitim ve öğretim için değil, sosyalleşmek için önemliydi. Ahlak ve değerlerin öğretimi, öz bakım becerilerinin gelişmesi, psikomotor becerilerinin gelişmesi vb. içinde önemliydi. Öğrenciler derslerin sadece okulda olmadığını aslında her yerde olduğunu da gördüler. Hababam sınıfında Mahmut Hoca’nın dediği gibi okul sadece etrafı dört duvarla çevrili yer değildir, okul her yerdir. Çağımızda imkan ve fırsatlar eşit olduğu sürece aslında teknolojiyle eğitim her yerde.